Nasrettin Hoca’nın, Yunus Emre’nin, Battalgazi’nin, alperenlerin destansı şehri…  Adı eski, kalbi yeni şehir! Antik kentlerin uç beyliği… Dar sokakların kıvrımlı şehri… Eğitim şehri… Eskişehir!
Eskişehir’in kalbinden kültüre akan Yunus’un evrensel dili ölümsüzleşir ve yenilenir çağrının içteki melodisi.
İlkçağlardan günümüze sokaklarında bir mühür gibi işlediği kadim kimliğini yeni olanlara sunar en eski duruşuyla.
Porsuk Çayı'na rengarenk, sıra sıra dizilir köprüler ruhu dinlendiren sakinlikleriyle, kalelerin yükseldiği bu sanat şehrinde.
Nefesini yemyeşil ormanlardan içine çeken şehir, iç içe girmiş doğal ve tarihi dokusunun eşsiz iklimiyle büyüler bakan gözleri.
Bir şelalenin ağlayan şarkısı ab-ı hayat olur; Yunus’un şiirlerinde dağlara, taşlara kazınır yankısı.